7 Eylül 2013 Cumartesi

Moody Blue - Elvis Presley

Yavaş yavaş ölürler
Seyahat etmeyenler.
Yavaş yavaş ölürler
Okumayanlar, müzik dinlemeyenler,
Vicdanlarında hoşgörüyü barındıramayanlar.

Yavaş yavaş ölürler
Alışkanlıklarına esir olanlar,
Her gün aynı yolları yürüyenler,
Ufuklarını genişletmeyen ve değiştirmeyenler,
Elbiselerinin rengini değiştirme riskine bile
girmeyenler,
Bir yabancı ile konuşmayanlar.

Yavaş yavaş ölürler
Heyecanlardan kaçınanlar,
Tamir edilen kırık kalplerin gözlerindeki pırıltıyı
görmek istemekten kaçınanlar.

Yavaş yavaş ölürler
Aşkta veya işte bedbaht olup yön değiştirmeyenler,
Rüyalarını gerçekleştirmek için risk almayanlar,
Hayatlarında bir kez dahi mantıklı tavsiyelerin dışına
çıkmamış olanlar

Pablo Neruda
Yavaş yavaş ölürler
Seyahat etmeyenler.
Yavaş yavaş ölürler
Okumayanlar, müzik dinlemeyenler,
Vicdanlarında hoşgörüyü barındıramayanlar.

Yavaş yavaş ölürler
Alışkanlıklarına esir olanlar,
Her gün aynı yolları yürüyenler,
Ufuklarını genişletmeyen ve değiştirmeyenler,
Elbiselerinin rengini değiştirme riskine bile
girmeyenler,
Bir yabancı ile konuşmayanlar.

Yavaş yavaş ölürler
Heyecanlardan kaçınanlar,
Tamir edilen kırık kalplerin gözlerindeki pırıltıyı
görmek istemekten kaçınanlar.

Yavaş yavaş ölürler
Aşkta veya işte bedbaht olup yön değiştirmeyenler,
Rüyalarını gerçekleştirmek için risk almayanlar,
Hayatlarında bir kez dahi mantıklı tavsiyelerin dışına
çıkmamış olanlar

Pablo Neruda
Yavaş yavaş ölürler
Seyahat etmeyenler.
Yavaş yavaş ölürler
Okumayanlar, müzik dinlemeyenler,
Vicdanlarında hoşgörüyü barındıramayanlar.

Yavaş yavaş ölürler
Alışkanlıklarına esir olanlar,
Her gün aynı yolları yürüyenler,
Ufuklarını genişletmeyen ve değiştirmeyenler,
Elbiselerinin rengini değiştirme riskine bile
girmeyenler,
Bir yabancı ile konuşmayanlar.

Yavaş yavaş ölürler
Heyecanlardan kaçınanlar,
Tamir edilen kırık kalplerin gözlerindeki pırıltıyı
görmek istemekten kaçınanlar.

Yavaş yavaş ölürler
Aşkta veya işte bedbaht olup yön değiştirmeyenler,
Rüyalarını gerçekleştirmek için risk almayanlar,
Hayatlarında bir kez dahi mantıklı tavsiyelerin dışına
çıkmamış olanlar

Pablo Neruda
I love all the things there are,
and of all fires
love is the only inexhaustible one;
and that’s why I go from life to life,
from guitar to guitar,
and I have no fear
of light or of shade,
and almost being earth myself,
I spoon away at infinity.
— Pablo Neruda
E’ in te l’illusione di ogni giorno.
Giungi come la rugiada sulle corolle.
Scavi l’orizzonte con la tua assenza.
Eternamente in fuga come l’onda.
— (P. Neruda)
Kendi içindeki büyük boşlukta, bir kenara kıvrılıp yaşayan insandır yalnız!
Metin Üstündağ

BELKİ BİR GÜN

BELKİ BİR GÜN benim de boynum yere değil, gökyüzüne bakar.
Kim bilir o’zaman bakışlarım da şaha kalkar.
Ayrıca acılarımda direnişten vazgeçer;
Geçer bağışlayamadığım bakışlar
Rüzgar gibi ömrümden…
Sönük siyahın adı da asil kalır.
Kararmaz bir gün, yüzüm de asılmaz.
Bana mutluluk diyorlar da gülüp geçiyorum,
Geçmedikleri yerden onlara…
Belki bir gün benim de boynum yere değil, gökyüzüne bakar.
Kim bilir o’zaman bakışlarım da şaha kalkar…
Meral Meri

Friedrich Nietzsche

Ama rastlayabileceğin en yaman düşman kendin olacaksın daima, mağaralarda ve ormanlarda sen pusu kurarsın kendine.!

Friedrich Nietzsche - Böyle Buyurdu Zerdüşt

Nazım Hikmet


haydar ergülen


Sana baktığım dünya çok güzel
asla başımı çevirmemeliyim
çünkü çevirince her yer sensiz karanlığı doğuyor
doğmasın istemiyorum!
Böyle çok daha güneşli sen güneşi.☺
                                                                   
                                                         Meral Meri

2 Eylül 2013 Pazartesi

"Fazla değildi be kalbin, sen hala anlamadın mı? Kalbim kalbine yakışmamıştı.
Ki sen öyle uygun buldun fütursuzca hemde!"

[Meral Meri]
"Gözyaşnı kattığın herşey ruhlarada yansır; ruhlara yansıttığın herşeyde gözyaşına karışır..."

[Meral Meri]

BAŞIMDA

BAŞIMDA  yalnız karanlığın masalı var.
Gözlerimde de acı çığlıklar.
Yüreğimde milyon kez haykırışlar var
Hepside uykuda.
Bu bir masal, hayat döngüsü.
Üşüyor ellerim bir yaz günü,
Ölümü her düşündüğümde;
Bir mayıs günü,
Yıkanır ruhum acı sularda...
Şehrin göbeğinde yürüdüğüm an,
Güzellikler alabildiğine sevgi damıtsada;
"Gözden uzak olan kalbe nasıl iner?" diye mırıldandığım da,
O şehrin gündüz ihtişamı,
Geceye büründüğünde, uyanırım uykumdan hiddetle!..
"Ölümü düşünmekle yaşamak apayrıdır ey kıymetsiz canım!" diye mırıldandığım da,
Ürperiyorum bu apaçık acı dolu bir gerçek.
Niçin ölümü düşünmek? 
Ve kaç şekilde düşlemime almak gerek bilemedim.
Çünkü parçalarıma can vermek daha cazip geldi;
Parçalarıma can verip ,birleştirmek.
Ama nasıl? Nasıl olacaktı?
Korkuyor mudum?
Yaşamaktan ya da ölmekten?
Aslında ikiside hiç umrumda olmamışlığın yası mevcuttu.
Dengem olabildiğince hatta daha ileri giderek zulme direniş gösteriyor,
"Ve keşke bir yabancı olsaydı da boğuşmak bu denli canımı acıtmasaydı" diye mırıldanıyordum.
Malesef,bu katî bir suretle mümkün kılınmayacak.
Çünkü neysen osundur, daha azı yada fazlası değil.
Değişim bana göre bütünlemesine bir sanata  tâbidir.
Fakat sana yanlış bildirilen  doğrularını yaşamak kadar hür bir şeyde yoktur.
Çünkü neysen osundur, daha azı yada fazlası değil...

Meral Meri (BAŞIMDA)